14 Şubat 2013 Perşembe

Güllerin Fısıltısı- Teresa Mederios


GÜLLERİN FISILTISI // TERESA MEDERİOS
Kendimi ayıplıyorum. Bu kitabın benim kitaplığımda okunmadan beklediği günlerin sayısı kaç oldu bilmem. O kadar uzun bekledi ki, kitap bitince kendimi ayıplamaktan başka çarem yoktu. Nasıl bekletilir bu kitap !?  Eğer sizde benim gibi bekletiyorsanız geç olmadan okuyun,yoksa benim gibi olursunuz!! :)))
Her duyguyu öyle bi yaşadım ki, bitmesin istedim. Çok güzeldi,bence.  Kaçırılmayacak cinsten.
Konuya değinecek olursak ;

Cameronların kızı Sabrina ve McDonnell’lerin erkeği Morgan’ın karşılaşması çok küçükken gerçekleşti. Fakat McDonnelller ile Cameronlar düşmandır… Sabrina büyüyüp daha da olgunlaştıkça barış ilan edilir ve Cameronlarda bi yemek düzenlenir. Ve beklenmedik bir şey olur.  Ve bu şey sonunda barışı bozmamak adına Sabrina’nın babası, Sabrina’yı Morgan ile evlendirmeye karar verir. Ve bu sayede Sabrina,Morgan ile evlenir.
Beklenmeyen bir çok şey olur. Birbirlerine aşkını söyleyemeselerde…
Bazı yerler o kadar üzücü idi ki ah dedim ah yapılır mı bu??  Ama bazı yerlerde de iyi güldüm yahu J

DİKKAT SPOİLER !!!
Sabrina kaza geçirdi ya işte o an bittim ben, amaninn neler oldu öyle. Hiç beklemiyordum böyle bir şeyi.  Sonra Morganda ki o değişim varya ağzım iiki karış açık kaldı.
Ama varya öyle oduna can kurban :P Yeter ki öyle olsun, yontulur düzeltilir hiç sorun değil :D


12 Şubat 2013 Salı

Güllerin Fısıltısı Alıntısı


'' Ah Ranald sevimli bir ayı yavrusu gibi. Bir pireyi bile incitmez. ''
''Ama ben seninle ikimiz... ''
Aşağıdan yaltaklanan bir ses duyuldu. '' Enid? Haniymiş benim tombul tatlı kabağım?Kıllı ayı postun acıktı,seni bekliyo! ''


Not : Enid ve Ranald kadar birbirine güzel hitap eden çift görmedim. Kıllı ayı postu dedi yahu! :)))



10 Şubat 2013 Pazar

Martı'dan Gelecekler



Martı Yayınları'nda çeviride olanlar. 
Söylendiğine göre güzel bir seri varmış. Çevirideymiş. Eh bize de beklemek düşer. 



Gelelim Linda Howard'a. Kalemine bayılıyor ve yeni kitabını merakla bekliyorum. :)



Ne okuyorum?


Bu aralar Martı Yayınları'ndan okuyorum bakalım.
Şimdide sıra TEK TADIMLIK HAYAT. Okunmaya başlandı bile. :)

9 Şubat 2013 Cumartesi

Kutsanmış Kan- Samantha Young


Bitirdim. Hmm konuya geçmeden önce fikirlerimi paylaşmak istiyorum ; 
Fantastik olarak tatmin edici idi. Ama hani ilk başları biraz karışık geçti. Sonra konuya hakim olunca da su gibi akıp geçti. 
Devamını merakla bekleyeceğim. Ki eminim Martı,bekletmez fazla. :) 

Neyse konuya geleyim ;

Eden, bir ruh yiyici. Uyanması lazım. Uyanmak dediğim,Uyanış Merasimi yapılarak bi insanın ruhunu emmesi lazım. Ama direniyor. Çünkü uyanıp,insanları öldürmek istemiyor.Ayrıca buna en büyük etkende Noah. 
Onu insan biliyor ve ona zarar vermemek için direniyor. 
Ayrıca kendi ailesinin yaptıklarını biliyor...Daha doğrusu en başta duyuyor. Babası,kuzeni en alt katta kapıyı açtıklarındaki bağırtılar... 
Daha sonra Noah'ın bir insan değil de Ankh yani, ruh yiyicileri -kutsanmışları- avlayan kişi olduğunu anlar.
Oysa Eden'in tek değer verdiği kişilere Noah ve abisi Stellan'dır...

Olaylar bu şekilde devam ederken dediğim gibi tüm karışıklıklar ortaya çıkıyor ve kitaba bağlanıyorsunuz. 
Ben merakla bekliyorum şimdiden diğer kitaplarını. Bakalım neler olacak?

Ayrıca Eden'in direniş bölümünde baya bi üzüldüm yahu. Çok üzüldüm bazı yerlerde. 
Ama en çok kuzenine sinir oldum!!! 


Gelelim alıntılarıma ; 

1-''... Arabasını Eden seçmemişti... Seçimi yapan Celine'di. Eğer Eden'a kalsaydı, televizyon dizisi Supernaturel'daki seksi Dean ve Sam'in kullandığı 1969 model, siyah bir Chevy Impala alırdı. '' 

2- Eden insanlara on üzerinden puan vermeye başlamıştı,böylece içlerinden hangisinin ruhunu emeceğine,hangisini bırakacağına
karar verecekti. Bir puan,kesinlikle hayır,bu arkadaş iyi biri,demekti. On puansa, kahretsin herif bunu hakediyor demekti.


Facebook kitap yarışması!

Merhaba,

Bilindiği üzere facebook üzerinden bir sürü kitap yarışması yapılıyor. Ve şuan benim sayfalarımın birindede yarışma var. Belki katılmak istersiniz diye link atayım dedim.

http://www.facebook.com/Kitapciii linkindeki sayfada çekiliş var.
Ödül Altın Bilek Yayınlarından ÖZGÜR RUH FİNİ kitabı.

Katılacaklara bol şans diliyorum. :)

Bir Yumak Aşk-Heidi Betts



Aaa..Üzgünüm,çünkü seri bitti. Büyük bir boşluk. 3 kitabın hepsi mi güzel olur? Bayıldım... Neyse artık,her güzel şeyin bir sonu var.

1- Kördüğüm'de Ronnie&Dylan'ın itiş kakış aşkını okuduk. Çok eğlendik
2-Seviyor Sevmiyor'da Jenna&Gage'nin tekrarlanan aşkını okuduk.
ve geldik 3'e. 
3- Bir Yumak Aşk'da Grace&Zack çiftinin güzel aşkının bozulmasını ve tekrar ateşlenmesini keyifli bir biçimde okuduk.

Grace,Zack'in odasına bir kız yakalar ve Zack'i terkeder. Affetmez. Tabii 2 tarafta çok üzgün. Daha sonra maçta ağır sakatlanan Zack,evden dışarı çıkmaz. Grace'de Zack'e bakmak için evine gider.
Bu sürede Zack'in evinde kalır. Sonuçta eski nişanlısı. 
Bu arada Charlotte'nin çıkrığını unutmamak lazım!! Yine yaptı yapacağını :)) Bu kadına bayılıyorum,demiş miydim?

Neyse neyse,harika bir romanın bitmesi üzerine üzgünüm. Dediğim gibi her güzel şeyin bir sonu vardır.

Kesinlikle öneririm. Ve okuyacak olanlara keyifli okumalar. :))


Alıntım ; 

'' Şimdi Notting Hill'i seyredeceğiz. Sonra,ben akşam yemeğini hazırlarken ne istersen onu seyret.''
İnci gibi beyaz dişleri sebze çubuğunun ucunda belirdi ve gördüğü en kocaman nispet yapma sırıtışına dönüştü. '' İstersen pembe dizilerini! ''

:)))

Aşka Dönüş-Vefa Enver


Fuardan almıştım,iyi olmuş aldığım. Vefa Enver'in bir çok kitabını okudum ve okuduklarımın hepsini beğendim. Aşka Dönüş'te dahil. Öncelikle adından yola çıkarak sonunu tahmin ettim gibi oldu. Ama yine de bi meraktır gitti... Çok beğendim. Ki ki Vefa Enver'i de çok severim,kalemini sevdiğim gibi.
Konuyu kısaca anlatayım.Bana kalsa uzun uzadıya anlatırım ama spoiler vermekten korkuyorum.Neyse :)

Perim ve Hakan'ın düğününden başlıyor kitap.Daha sonra sıkıntılı boşanma süreci,psikologla görüşmeleri derken itişip kakışmaları...Tabii öyle şeyler oluyor ki gülmekten alamıyor insan kendini. :)
Yavuz ve Esra'da var tabii ki ama onları okurken tanıyın istiyorum.
Neyse kısaca güzel romandı,önerilir.

Not: Yine de Hakan'ı çok sevmedim. Favorim hala ZORLU VE CİHANGİR.

Alıntım ;

'' Omlet yemekten sayılmaz. ''
''Omletten bahseden kim? Sen bir de özel spesiyalimi görene kadar bekle. ''
Esra şüpheyle tek kaşını kaldırıp kollarını göğsünde kavuşturdu. '' Neymiş o? '' 
'' Makarna! '' 


Kıyısızlar- Kahraman Tazeoğlu


En beğendiğim oldu sanırım, okuduklarım içinde. Ki hepsi çok güzeldi...
Amma güzelliklerine başlamadan önce söylemek istediğim bir şey var. Sayfa 45;
''Elimde avucumda yoktu,ben de kalbimden verdim...'' 
Bu cümle bana Nazım'ı hatırlattı...

Neyse; 
Katilime mektuplar demiş Kahraman. Bir de başlamış merhabayla.Yazmış ta yazmış.
İyi ki yazmış!
Ne de güzel yazmış!
Her kitabıyla hayranlığım o kadar artıyor ki bu adama.Bazen üzüyor ama olsun.Her seferinde '' aşk olsun sana '' diyorum. ''Ne az yazmışsın?Biraz daha olsaymış keşke.'' diye de ekliyorum kendi kendime.
Mektuplar bitiyor,bir kaç hikaye geliyor.Hele biri var.Ağzımı açık bırakıyor. Kahraman Tazeoğlu'nu tanıyorum o an... 
Sonra '' Deniz '' lerin hikayesini okuyorum.Hüzne boğuluyorum.
Şiirler var,ayrı bir tad. Ve sonra aforizmalar..Akıyor gidiyor kitap.

Eh yazmışken alıntı da yazayım size;

1-'' Zaten ne kalacaktı ki sana; kalpten silinmenin, kağıttan silinmek kadar kolay olduğu bu dünyada... ''

2-Mutluluğunda seninle olanları değil, ağladığında sana sarılanları seç. Bak onlar hala benim yanımda. Unuttum kimlerle güldüğümü, birlikte ağladıklarım aklımda...



Böyle de renkli renkli kağıtçıklar koydum aralarına. 





Aforizmalardan alıntılar da böyle. :)


Kiersten White kitapları!


Öncelikle kurgu açısından güzel bir kitaptı.İşin içinde vampir,kurtadam vs. tabii ki vardı. Ama bu kitap onları içine alarak farklı bir kurgu yaratmış.O yüzden büyük bir artı aldı benden. :)

Neyse önce bi karakterleri tanıtayım size;

Evie: Ailesi olmayan,kendisini normal sanan,Uluslararası Paranormal Tecrit Ajansı'nda (UPTA) çalışan bir paranormal avcısı.

Raquel : Evie'ye ne neevi aile olan UPTA'da çalışan biri.

Lish : Denizkızı. Evie'nin en yakın arkadaşı.UPTA'da neredeyse tüm bilgisayar işlerini yapan kişi.

Reth : Eski erkek arkadaşı. Bir peri.

Not: Lend ve Vivian'ı anlatmıyorum.Çünkü okumadan olmaz!

Konuya gelelim; 

Evie dediğim gibi paranormal avcısı.Tabii avcı dediysek öldürmüyor. Kısırlaştırıyor. :) Yani bi nevi özgürlüğünü kısıtlıyor.Ayrıca Evie'nin bir yeteneği var.Sahte yüzün altındaki gerçekleri görebiliyor. Bir yerde kimin kurtadam kimin vampir olduğunun farkında...Bu yüzden tüm etiketleme işlerine Evie gidiyor.
Bir gün yine av peşindeysek vampir dolu odaya düşen Evie canını zor kurtarıyor.Ama daha sonra odadaki tüm vampirlerin öldüğü gözleniyor. Tabii kimin öldürdüğü bilinmiyor.Daha sonra yine paranormal ölümleri gerçekleşiyor. UPTA'nın kendini koruması lazım...
Ama bu canavarı durdurmak ne mümkün? Asıl peşinde olduğu EVİE!
Daha sonra bu olaylar gelişiyor ve bu canavarın amacı değişiyor ve ortaya çıkıyor. Tabii bunlar olurken Evie mod : Aşık hihih :)


Son olarak en çok neyi sevdiğimi söyleyeyim. Lish ve Evie konuşurken,Lish bilgisayar aracılığı ile konuştuğu için bazı argoları çeviremiyor.Yerine ''biiip'' diyor. Çok şekerler yahu. Bir alıntı vereyim ;

'' Lish küfretmeye çalıştı. Bu hep komikti,çünkü bilgisayar argo sözcükleri tercüme etmiyordu. Söyledikleri şöyle çevriliyordu. ' Biip salak biip biip periler ve onların biip biip biiip saplantıları.O bu biiip işe bir biip biipbiip son verse ve biip biip kuralları dinlese iyi olur yoksa o küçük biip biip biip biiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiipp. '' 

:)))

Sözün özür önerilir. Sıra geldi DOĞAÜSTÜ'ne. :)



Paranormalle ardı ardına okudum ya keyfime diyecek yok. Mükemmeldi. Azıcık daha uzun olsa şöyle bi 500-600 kadar daha iyi olabilirdi :P

Şimdi konuya başlamadan önce şunu diyeyim. Jack'e bayıılldımm! Ne tatlı bir çocuk. En sevdiğim karakter oldu diyebilirim...Daha en baştan yaptı yapacağını ;

'' ... Derken kafamda bir ışık yandı. ' çıkar tişörtünü!''
''Ben senin bildiğin erkeklerden değilim! .. Gerçi tekrar düşününce neden olmasın?'' :)))

Tabii bi altta tekrar bombayı patlattı.

'' Dur bi saniye,tişörtümü tekrar giymeme izin var mı? Yoksa pantolonumu da çıkarayım mı ? '' :)

Neyse konuya geliyorum ;

İlk kitaptan hatırlandığı üzere Evie normal yaşama dönüyor .Fakat Lend üniversitede ...Yani sık sık görüşemiyorlar. Ve Evie haliyle azıcık sıkılıyor..Reth yine baş belası. Ayrıca UPTA'da çalışma fırsatı da çıkıyor karşısına. Eh kabul de ediyor. Bazı şartlar varken... :) 

2. kitap olan Doğaüstü bazı sırları da ortaya çıkartıyor.
------------------------
DİKKAT SPOİLER !!

1- Viv'in bu kadar yakın olacağını hiç beklemiyordum.
2- Jack benim hala sevdiğim karakter ama birazcık hayal kırıklığına uğradım.
------------------------

Bir de konu dışı bazı şeyler söylemek istiyorum.Kitabın sonunda yazarın teşekkür bölümü çok hoştu.Bayıldım :)  Ne kadar sıcak,ne kadar hoş.

Örneğin :))

''Seni seviyorum,seksi şey ''
''Kusura baakmayın,Noah'la aramdaki öpüşme sahnelerini yazmayacağım. Onu öpmeyi çok sevsem de bu hiç yakışık almaz. ''

Neyse benden bi tavsiye; okuyun. :)