Mükemmeldi yine… Gece uyumadan okutturan,elimden bırakmadığım bir kitap oldu.Gerçi şunu söyleyeyim diğer kitaplarına göre daha doğrusu cerrah ve çırak’a göre o kadar iyi değildi fakat Tess işte bilirsiniz, harikadır…
Konuya gelirsek.
Willy’nin, 20 sene önce ölen (!) Vahşi Bill olarak bilinen adamın kızıdır. Fakat babasının cesedi bulunamadığı için kanser hastası olan annesi Willy’e son dileğini diler ve Willy babasının ölümünü,ölmediyse bile onu bulmak için yola çıkar.
Sadece rastlantı olarak bildiği Guy’la yolları kesişir.Aslında bu raslantı değil ayarlanmış, belki de dedikleri gibi KADER’dir. İkisinin de birbirlerine ihtiyacı var.Daha sonra Willy,Saygon’da araştırmaya girişir fakat hiç bi kapıyı açamaz. Taa ki Guy’un yardımını kabul edene kadar…
Ve aşk kaçınılmazdır,belki de. Bir çok sürpriz sizi bekliyor bu kitapta..
Çok akıcı, çevirisi mükemmel bir kitaptı. Ki konu süperdi…
Kesinlikle okumanız gereken bir kitaptı.
Bir alıntı ;
Ama Willy Puagong'un göz kırpışlarının,sırıtışının farkına varmış ve bunun ne anlama geldiğini kesinlikle anlamıştı. Bıkkınlık içerisinde, işte yine başlıyoruz,diye düşündü. Şimdi bana akşam yemeğine çıkmak isteyip istemediğimi soracak ve ben hayır yapamam diyeceğim,sonra bir içkiye ne dersiniz diye soracak ve bende o lanet derecede iyi görünümlü bir adam olduğu için pes edip kabul edeceğim...
Guy,'' Bakın,bu gece için bir planım yok,'' dedi. '' Akşam yemeğine ne dersiniz? ''
Kadın bu bezdirici senaryoyu kimin yazdığını ve insanın bundan nasıl kurtulabileceğini merak ederek, '' Yapamam '' dedi.
'' O zaman bir içkiye ne dersiniz? '' Adam ona hafifce gülümsedi ve Willy kendini çok yüksek bir uçurumun kenarında sallanıyormuş gibi hissetti.
Ve aşk kaçınılmazdır,belki de. Bir çok sürpriz sizi bekliyor bu kitapta..
Çok akıcı, çevirisi mükemmel bir kitaptı. Ki konu süperdi…
Kesinlikle okumanız gereken bir kitaptı.
Bir alıntı ;
Ama Willy Puagong'un göz kırpışlarının,sırıtışının farkına varmış ve bunun ne anlama geldiğini kesinlikle anlamıştı. Bıkkınlık içerisinde, işte yine başlıyoruz,diye düşündü. Şimdi bana akşam yemeğine çıkmak isteyip istemediğimi soracak ve ben hayır yapamam diyeceğim,sonra bir içkiye ne dersiniz diye soracak ve bende o lanet derecede iyi görünümlü bir adam olduğu için pes edip kabul edeceğim...
Guy,'' Bakın,bu gece için bir planım yok,'' dedi. '' Akşam yemeğine ne dersiniz? ''
Kadın bu bezdirici senaryoyu kimin yazdığını ve insanın bundan nasıl kurtulabileceğini merak ederek, '' Yapamam '' dedi.
'' O zaman bir içkiye ne dersiniz? '' Adam ona hafifce gülümsedi ve Willy kendini çok yüksek bir uçurumun kenarında sallanıyormuş gibi hissetti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder